Kalbim selam söylüyor sana. Unutmasın beni diyor.
‘En sevdiği şarkıyı mırıldanırken, çimenlere uzanıp yıldızları seyrederken, kız kulesinde çay içerken unutmasın beni’ diyor.
‘Unutmasın beni ve çok sevsin’ diyor. Devamını Oku
Monthly Archives: Eylül 2013
Kalbim selam söylüyor sana…
Gözlerinin kuyusuna atıldım…
Sevdiğim:
Sen ‘kazılacak dağlar var’ dedin de, ben ‘Ferhat değilim’ mi dedim.
Sen ‘yatacak zindanlar var’ dedin de, ben ‘Yusuf değilim’ mi dedim.
Sen ‘yanacak ateşler var’ dedin de, ben ‘Kerem değilim’ mi dedim.
Sen ‘kaybolacak çöller var’ dedin de, ben ‘Mecnun değilim’ mi dedim. Devamını Oku
Ah, sen olmasan ben öksüz bir lavanta çiçeği gibiyim…
Sen penceremsin benim, gökyüzünü sende seyrederim.
Kapımsın, eşiğinden girerim tüm güzelliklere.
Şarkımsın, dilimde zikir gibi söylediğim. Devamını Oku
My Childhood / by Matthew Zapruder
the orange ball arcs perfectly into the orange hoop
making a sound like a drawer closing
you will never get to hold that
I am here and nothing terrible will ever happen
across the street the giant white house full of kids
turns the pages of an endless book
the mother comes home and finds the child animal sleeping Devamını Oku
Kendime iyi bakamam sen yoksan…
Kendime iyi bakamam sen yoksan. En kısa zamanda görüşecek bir adam kalmaz geriye…
Sen yoksan Allah’a emanet olamam. Bir mezar paklar beni.
Gitme. Devamını Oku
Recep Yazıcıoğlu derler bir adam vardı…
Ülkemizin en sıradışı valisi Recep Yazıcıoğlu’nun ölümün üzerinden 10 koca yıl geçti. Ama ilginçtir hala konuşuluyor. Bunun nedeni elbeteki o güzel kişiliği ve hizmete adanmış ömrü…
Aynı yayınevinden kitaplarımız çıktığı için defalarca imza günleri yaptık onunla. Doğrusu ilk tanışmamızda vali olduğunu bile anlamamıştım. O kadar mütavizi bir adamdı. Beraber yaptığımız bir iftarda ise yer sofrasına hemen çömelmiş ve elleriyle ekmeği parçalara bölmüştü. Devamını Oku
Günün yazısı: Bugün İstanbul’da yaşasaydın Sevgilim / Ayşegül Kuşçu
Bugün içmeden sarhoşum. Mutlu, neşeli, coşkuluyum.
Hani zıplayarak keline vuran, kıkırdayan sevdiğin içimdeki çocuk var ya, uyandı…
İçmeden sarhoşluğu bilir misin?
İçin kıpır kıpırdır. Kalbin heyecanla atar. Akarsu misali ruhun dışına taşar.
Sürekli gülmek istersin. İçinde enerji o kadar fazladır ki koşmak istersin amaçsızca. Devamını Oku
Hayatımıza dokunan yıldızlar….
Bazen hayatınıza bir dokunuş olur.
Beklemediğiniz bir anda…
Hiç bir nedenini bulamazsınız!
Neden geldi, nerden geldi, niçin geldi. Devamını Oku
Günün Şiiri: Kılıçlar Zehirliydi / Nurettin Durman
Geceydi, karşılıklı oturmuş konuşuyorduk
Lafı Çine kadar götürüp getirdikten sonra
Önce kalın bir kitaptan peş peşe iki şiir
Üçüncüsünü ben söyledim sevdiğim bir şiirdi
Çaylar gelmeden mükellef bir porselen tabak
Arada bir hikâye okumaya kalktıysa da ayrıca
Eski bir kelime aykırı bir tercüme gibi çıkınca
Yeter bu kadar deyip çantasından içeri. Devamını Oku
Biliyorum sen yanı başımda bir yerde…
Biliyorum sen yanı başımda bir yerde..
Aynı yöne bakıyor gözlerimiz, aynı şarkıyı dinliyoruz. Beraber acıkıyoruz, beraber doyuyoruz gülümsemelere. Devamını Oku
Günün yazısı: Kalbimin sol yanındasın / Candan Ünal
Hayat izin verseydi, şartlar başka türlü olsaydı, başka bir yerlerde karşılaşmış olsaydık belki; çok severdim seni.
Şimdi dilim varmıyor aslında söylemeye ama dışarıdan bakınca görüyorum aslında aradığının çevrende dolananlar olmadığını. Biliyorum, sen de benim gibi seversin… Biliyorum, sen nasıl sevilmek istersin…. Devamını Oku
Gelirsen…
Sevgilim…
Kuşlar geldiler uzak iklimlerden, sen gelmedin.
Baharı, yazı yolcu etti sonbahar, vurdu kapıma, sen gelmedin. Devamını Oku
Bernard Shaw nasıl çok satan yazar oldu?
Bu hikaye çok anlatılır. Gerçek olma ihtimali yüksek. Osho’da bir konuşmasında bunu dinleyicilerine anlatmıştı. Yazar olmak ve kitaplarını sattırmak için iyi bir yöntem:) Devamını Oku