Gökyüzünün altındayız.
Yeryüzünün üstünde.
Yine de yerimizi bulamıyoruz bu evrende.
Muhteşem bir genişliğin içindeyiz.
Muhteşem bir sanatkarın huzurunda.
Kimim ben? Devamını Oku
Category Archive: Deneme
Ey Adem neydin, ne oldun, ne olacaksın?
Anlamak ve anlaşılmak…
Bir köyün kuş seslerine aşina olmak…
Hayat yolculuğum Çaycuma’nın bir köyünde başladı. Bir madenci köyü. Her gün babasının ölüm haberini duyacakmışcasına yaşadığımdan olsa gerek ölümlere karşı büyük acılar beslemiyorum. Devamını Oku
İyi ki varsın kalbim…
Çocukluğumun Çaycuma Tren İstasyonu civarında geçti.
Tren raylarında alıp başını giden her tren bana hikayeler anlatıp dururdu. Devamını Oku
Enis Batur’dan “Şairaneden Şiirsele” Eleştirisi
Enis Batur, Murat Belge’nin Şairaneden Şiirsele kitabına dair müthiş bir eleştiri yazısı kaleme aldı. Devamını Oku
İyi bayramlarım yok!
İyi bayramlarım yok. Zira dünyanın dört bir tarafında hüküm süren insan vahşeti karşısında “iyi” olabilecek bir çok şeyi kaybettim. Elimde sadece zalimlerin hakkından gelebilecek yegane güç olan Allah’a inancım kaldı. Devamını Oku
İçinden bir ırmak akar gider acılar denizine…
Bazen yazmak en güzel ağlamaktır sevgili.
Bütün kelimeler, kalbinin gözlerinden birer birer dökülürler.
İçinden bir ırmak akar gider acılar denizine.
“Sen ağlama kirpiklerin ıslanır.”
Bazen şiirlerle, kitaplarla anlatamazsınız diyeceğinizi. Sen a dersin b anlaşılır, ak dersin kara bilinir. Bin tane derdin vardır, bir tanesini bile anlatamazsın. Belki ölüm bile gelip kapına dayanır, bir damlacık huzur bulamazsın.
Hayat ne kadar kısadır oysa ki. 96 yaşında ölen dedemin ifadesi ile “iki vakit arası” kadardır. Güzel yaşamak lazımdır, güzellikler bırakmak gerekir arkada. Devamını Oku
Günün yazısı: Kalbimin sol yanındasın / Candan Ünal
Hayat izin verseydi, şartlar başka türlü olsaydı, başka bir yerlerde karşılaşmış olsaydık belki; çok severdim seni.
Şimdi dilim varmıyor aslında söylemeye ama dışarıdan bakınca görüyorum aslında aradığının çevrende dolananlar olmadığını. Biliyorum, sen de benim gibi seversin… Biliyorum, sen nasıl sevilmek istersin…. Devamını Oku
Günün yazarı: İncilay Özdemir
İncilay Özdemir’i “Aşkın Ötesine Açılan Kapı” kitabıyla çok dikkatli izlemeye başladım. Daha önce çocuk edebiyatı üzerine ürünler veren Özdemir, hayat arkadaşı Oğuz Gözen’le birlikte yaşadıkları bir hastane macerasını anlattığı romanında gerçekten çok başarılıydı. İncilay Özdemir şimdi de söyleşi tadındaki denemelerini kitaplaştırıyor. Bence çok da iyi ediyor. Akıcı ve doğal üslubu ile denemeseverler tarafından ilgiyle karşılanacağına eminim. Gelin tadımlık olarak bir yazısını hep beraber okuyalım. Devamını Oku
Artık beni arama ve unut gitsin…
Ekmel Ali Okur kalemini kıskandığım nadir yazarlarımızdandır. Çukurova’nın bereketli gönüllerinden biri olarak sürdürdüğü yazma yolculuğunu dört gözle takip ediyorum. Bir gece vakti yazdığı, aşka ve ayrılığa dair yazısını bana gönderdi. Okudukça içerlerimde sızılar birikti birikti… Bu harika yazıyı sizlerle paylaşıyorum dostlar… Devamını Oku
Gecenin hikayesi
Dün gece 01:30 suları, olmuyor… Olmuyor… Düşünmeden durulmuyor… Yürek daralmış, sığmıyor duvarlar arasına… Gökyüzüne ihtiyacı var… Gökyüzü kadar güzel bir yüze… Ama o yüz yok yanında… Bakmak istiyorsun ama yok… Özlüyorsun ama yok… O yoookkk… Belki hiç bir zaman olmayacak… Belki ebediyyen seninle olacak… Ama şu anda yok… Devamını Oku
Seni çok sevesim var…
Biliyor musun a canım:
Bu gün,
1,5 iskender yiyesim var,
Kedilere ciğer veresim var,
Ayaklarımı denize sokasım var,
İnek Şaban filmi seyredesim var,
Gece gece bir türkü çağırasım var,
Bütün bunların üstüne,
Bir de seni çok sevesim var. Devamını Oku
Mutluluğun fotoğrafını anlat bana
Mutluluğun fotoğrafını anlat bana. Hani bir telefon tellerine dizilmiş kuşlar gibi sustukça konuşmayı anlat bana. Nasıl ki bir-iki sevenin sesi kavuştuğunda telefonda, kuşlar şakımaya başlarsa gagaları neşe içinde birbirine çarparsa… Öyle bir mutluluk anlat bana sevgilim. Öyle ki, yalnızlık diyarından vuslat ülkesine göç eden iki göçmen kuş gibi havada çarpışmayı anlat. Kanadı kırık bir kuşu sevdiğinin kanadına yaslanıp uçarken görmüş gibi anlat. Devamını Oku